23 Mart 2012 Cuma

MODERNİZME SATAŞMALAR/ Dinozor Yapışkanlığı

Sizi güçsüz olarak yaratan, güçsüzlükten sonra kuvvetli yapan, sonra da kuvvetliliğin ardından güçsüz ve ihtiyar yapan Allah'dır., Çünkü O, dilediğini yaratır; bilendir ve kudret sahibidir. -Rum/54-

Modern insanın şeytanın alıp götürdüğü ve satıp getirmediği aklı kayıplarda... Bulan olursa haber versin sevaptır!!

Modern insan aklını kozmetik malzemelerinde, estetik doktorlarında, ameliyathanelerde, güzellik merkezlerinde, mağazalarda kaybetti. Aklını kaybeden insan, ruhunu da kaybetti ve nihayet elinde bir tek nefsi kaldı. Onun da insanı nereye götürdüğü aşikâr.. 

Modernizm, insanı dünyaya yapıştırdı, ölümü unutturdu ve ona karşı direnmeyi aşıladı; ve dünyayı vazgeçilmez bir yer olarak gösterdi. Bu 'tek dünyalı' canlılar da gerçek anlamda akl etmediği için heba oldu. Oysa "ağaran saçlar, enerjisini kaybeden vücut ve kamburlaşan sırt ölümün habercisidir" der Hz. Ali. Saygıyla ve olgunlukla karşılanması gereken bu misafirler, artık modern insanın anti-misafirperver tavrı ve botoxlu tekmeleriyle kapı dışarı edilmiş vaziyette... Modern zamanın çarkları parayla, paranın varlığı ise ahmaklıkla çoğalır. Kozmetik endüstrisinin de ahmaklara ihtiyacı vardı ve fabrikalar kozmetik malzemeyle birlikte ahmaklığı da üretti hem de en 'tek tip' haliyle.. Kimyasal birleşenlerinde eriyen insan, ahmaklığı ahmaklıkla kapatmaya devam ediyor/edeceği olması can acıtıcı.. Lâkin fondöten, pudra ve stickler ahmaklığı kapatmıyor!

Dünyaya sakız gibi yapışan modern insan bu yapışkanlıktan ne zaman vazgeçecek bilmiyorum. Yaşlılığı kabullenmek yerine inatla direnerek varını yoğunu harcayan bu güruh, bu çılgınlığa ne zaman son verecek bilmiyorum. Bildiğim bir şey var o da; modern insanın hırsının doğurduğu hırsızlık, kıskançlığının doğurduğu kin, cimriliğinin doğurduğu bereketsizlik, ikiyüzlülüğünün doğurduğu yüzsüzlük, korkaklığının doğurduğu bencillik, cehaletinin doğurduğu boğucu replikler, dünyanın içindeki ateşin de etkisiyle  eriyip her yere yapışmış olduğudur. Dünya onlar ve doymak bilmez nefisleri yüzünden yapış yapış. Ayak basacak, nefes alacak yer kalmadı. Aynalara, koltuklara, bankamatiklere, objektiflere yapışmışlar. Modernizmin çarkında çiğnenip fırlatıldıklarından haberleri yok! Dünyanın en iyi ütüsünün bile açamadığı kırışıklıklarına için harcadıkları parayla yüzlerce insanın doyabileceğinden de.. 

Keşke nefisler de bedenler gibi yaşlansaydı da dünya bu 'dinozor yapışkanlığı'ndan kurtulsaydı; ama bu mümkün değil, çünkü sınavın en zor sorusudur nefis ve nasıl kullanılacağı... Oysa toprağa yapışmalı insan, ama sakız gibi değil, su gibi yapışmalı. O zaman kabul görür ve insan olur. Modern insan, modern dünyanın her yerine yapışabilir; iki modern ahmaklık birbirini kabul edip ağırlayabilir ama bilinmesi gereken bir şey var, 'sakız  toprağa yapışmaz..'  
-Sevilay Meraler-


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder