18 Haziran 2012 Pazartesi

SEVİ


Elinde bir tek yalnızlığı kalan kardeşim!

Biliyorum.. Kızgın ve kırgınsın sevgilere.. Kırmışlar seni.. Yani belki de  sen kendini kırmışsın.. Bu sebeple O'na da kızgınsın ve O'nun yarattıklarına da.. Fakat adil değilsin biliyor musun? O'nu suçlaman sonsuz bir haksızlık.. Çünkü O, tercihi sana bırakmıştı ve sevgiyi bilmen için, kitabını da yollamıştı. O'nun kitabını oku lütfen.. Sevgiyle oku.. O kitap sevgiden çokça söz eder ve beynine sevdanın haritasını çizer biliyor musun? 





O varken, seni O'nu düşünmekten ve O'nu sevmekten alıkoyan şey nedir bilmiyorum.. O'nu kalbinin dışına atman hangi mantıkla ya da mantıksızlıkla açıklanır bilmiyorum. Beşer sevgiler uğruna yazdığın bunca sözden bir tanesini bile O'nun için yazmamış olman da neyle açıklanır bilmiyorum. Sadece üzülüyorum, hem de çok.. Yani bilinçsiz olsan neyse de.. Hani biliyorsun,okuyorsun,  düşünüyorsun, sorguluyorsun.. Zekisin.. Hem de çok.. 


Senden sadece kendini ve kalbini sorgulamanı istiyorum kardeşim. Elinde bu sevgilerden ne kalmış sorar mısın kendine? Bu kadar heba oluşun yetmedi mi? Hangi sonsuzluğa kadar bu acıyı çekeceksin? Hayat kitabının içindeki başlıklarına bir göz atsana. Hep yorgunluk, yalnızlık, buhran, korku ve acı var. Bir de hiç elde edemediği bir sevgili için ruhunu çürütmüş, sanal, ütopik ya da platonik ve dahi melankolik bir aşkın içinde ömrünü eritmiş bir adam/kadın var. Garip bir  serkeşlik seninkisi.. Oysa sen öyle değilsin biliyorum. Değerlisin..  Neden bunca eza, cefa, yara..


Her şeyi sorgulayan güzel kardeşim! Neden kalbini sorgulamazsın?

Aşk sorgulanmaz gibi bir gerekçeyle de çıkma karşıma! Sen hiç aşık olmamışsın! Kendini aşık sanıp da yazdığın bunca şiire karşın Mevlana "Ben şair değilim; şiirde şuur vardır; ben aşığım" diyerek aşıklığını şiirle sorgulamış.  Şuurlu bir insan olduğunu söylemiştim.. Umarım anlamışsındır..



Seni boyutsuzluğa davet ediyorum kardeşim. Davetime icabet edersen sevinirim.. Sen O'nu seviyorsun biliyorum.. Buna bütün kalbimle inanıyorum... Sadece bazı pasaklı cümleler, ruhunu bulandırmış.. Ayrılmanı, arınmanı istiyorum kardeşim. Bütün  kirlerinden kelimelerin, bütün aldatışlarından imgelerin ve bütün faniliklerinden imlaların...


Bir de aşağıda Mehmet Alagaş'ın kitabından alınmış bir paragraf var;  şuurla okumanı istiyorum.. 




"Sevmek güzeldi,elbetteki güzeldi ama ana kaynağından kopmuş olan bir sevgi, dalından koparılmış bir çiçeğe benzemez miydi? Bir vücutta iki kalp yaratmamış olan Allah (c.c), kalplerin ancak Allah ile tatmin, Allah ile mutmain olacağını bildiri­yordu. Doğru, çok doğru bir söz olmalıydı bu. Çünkü sevgisini Allah'tan gayrısına yönelten hangi aşık, bu sevgisi ile tatmin, bu sevdası ile mutmain olmuştu? Bütün bu aşık­lar kızgın güneş altındaki sevda çöllerinde yolunu kaybe­den yolculara, seraptan seraba koşan zavallılara benzemi­yor muydu? Hangi beşeri sevda, bu sevda şerbetini içenin susuzluğunu gidermiş ve sevdalının kalbini tatmin etmişti?
Hiç, hiçbir beşeri sevda, seven insanın kalbini tatmin et­miş olamazdı. Çünkü insan kalbi, Rabbimizin "Alemlere sığmadım ancak mü'min kulumun kalbine sığdım" buyru­ğunda da işaret edildiği gibi mekan ötesi bir genişliğe sa­hipti. Mekan ötesi genişliğe sahip olan bir kalp ise ancak ve ancak Allah ile dolabilir, Allah sevgisi ile mutmain ola­bilirdi.
O halde sevmek güzel, sevmek ne kadar güzel ise bu sevgiyi yaratan Allah'ı sevmek ve bu sevgi ile mutmain olmak çok daha güzel ol­malıydı. Çünkü doğru adrese yönelen bu sevgide pişman­lık, bu sevgide nankörlük ve bu sevgide anlaşılamamanın verdiği yalnızlık yoktu. Allah'ı seven daha çok seviliyor ve sevildikçe daha çok seviyordu. Bu İlahi sevgide rahmetli bir bereket, bereketli bir rahmet vardı."

Gördün mü sevgili kardeşim.. Sevgisiz ve yalnız değilsin.. Bak sevmek ve sevilmek, O'nunla ilintiliymiş.  Sadece O'nu  seversen, çokça sevilirsin. Bunu unutma e mi? Sevgiyi bulman ve bu korkunç yalnızlığından kurtulman dileğiyle.. Sevda ile..
 -Sevilay Meraler-

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder